Sevgili E.B,
Can kardeşim, minik su sebilim, erikli kurabiye bakışlım, Orhan dükkanı devretmiş. Ne zamandır gidip çayını içmemiştik. Birbirimize bile zaman ayıramıyoruz ki can kardeşim. Bu yoğunluk, bu koşturmaca... Varacak bir menzil de yok ki.
Özledim E.B, seninle oturup uzun uzun susmayı özledim, olur olmaz şeylere gülmeyi özledim, sabah kahvaltılarını özledim.
Yeşil erik ve bira zamanı da yaklaşıyor kardeşim, bak anlatacak o kadar çok şey var ki. Ben mesela köpek gibi âşık olmuşsam, sen mesela başka biri gibiysen, kendini bile tanıyamıyorsan... Şarkılar sonra, içilen geceler, sabah hatırlanmayan konuşmalar, bambaşka hikâyeler... E.B, can kardeşim yürüyelim, çay içelim, biraya ve eriğe düşelim, karanfil kokulu sigaralar içelim.
Sana anlatılmayan mutluluk bile yarım kalıyor sevgili kardeşim. Özledim, sadece bunu söylemek istedim.