17.03.2016
"Hayat normale döndü." diyorlar televizyonlarda. Yollar trafiğe açıldığı için hayatın normale döneceğini düşünüyor olmalılar. Ama hayat normale dönmüyor. O kadar çabuk normale dönmesin zaten, daha öncekilerde olduğu gibi unutmayalım. Alışmayalım.
Bunca kötülük arasında iyi ve güzel bir şeyler arıyor insan, en azından ben arıyorum. Aileme sarılıyorum, dostlarıma... Onlar iyi ki var. Kitaplardan medet umuyorum ama şarkılara hiç bulaşmıyorum. Yapmak istediğim bir sürü şey var, onlar için çalışıyorum. Çalışmak iyi.
Bir de sen varsın, bu kadar kötülük, karanlık, vicdansızlık, adaletsizlik arasında. Sen varsın. Bunca zaman sonra yine sen varsın. Uzun bir yolculuktan sonra eve dönmek gibi, ne kadar özlediğini görene kadar fark etmediğin eski bir tanıdık gibi, kıtır kıtır şekerli şeyler gibi, güzel hatıralar gibi, bir bardak demli çay gibi, akşamüstü rakısı gibi, çok sıkıntılı bir anda bir dost sesini duyup gülümsemek gibi, eski fotoğraflara bakmanın kırılgan hüznü gibi, kurabiye kokusu gibi, unuttuğunu zannettiğin bir şiiri aniden hatırlamak gibi, ıslıkla adımladığın yollar gibi, kahkahalarla gülünen kalabalık masalar gibi sana dönmek.
*İşte tam da bu yüzden, bir günlük tutmaya karar verdim senin için, bizim için.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder